Başlıksız!!!

Herkese Merhaba!

Aslında size çok eğlenceli bir günün postunu yapıcaktım ama,  televizyonda Haluk Levent'e rastladığım anda içime bir hüzün, yanaklarıma gözyaşlarım musallat oldu. Nasıl anlatayım neresinden başlayayım bilemedim. 

Dilek nerdesin Dilek,  bak ben Haluk Levent dinliyorum duyuyor musun kardeşimm, 2 seneye yaklaşıyor gidişin ben hala alışamadım.Alışamayacağımda alışmak da istemiyorum. Hep içimde bir yerlerde olucaksın kalbimin bir köşesinde mutlaka, ortaklaşa yaptığımız ne varsa neyi görsem duysam  yüreğim dağlanıcak biliyor musun?

Hatırlıyor musun ben daha liseye yeni başlamıştım,  evden izin alıp abinlerde yatıya kalmakiçin plan yapmıştık, ordanda  gizlice kaçıp fuara Haluk'un konserine gitmiştik. Bağıra çığıra şarkılar söyleyip Haluk'un sırtına dokunmuş,  sanki sarhoş olmuştuk mutluluktan. Döndüğümüzde de abinden bi araba sopa yemiştik.Ama o canımızın acısı bile mutluluğumuzu söndürmeye yetmemişti :))) Elimizi yüzümüzü yıkarken yengen siz sarhoşmusunuz dayak yediniz hala gülüyorsunuz demişti :)nerden bilsin hayallerimizin gerçek olduğunu o bilemez dimi arkadaşım.Kimse bilemez ki, bu heyecanı sadece ikimiz biliriz. Ben okulu bitirip ev tuttuğumda ilk aradığım sen olmuştun gel hele ortak ol bana diye :)) Hemen gelmiştin.Hatırlıyormusun bi keresinde bahçeye hırsız girmişti, sen eline bıçağı aldığın gibi dalmıştın bahçeye, gel lan erkeksen gel diye, bende senin arkanda tabii :) manyaksın yaa! :) E ben evlendim sende evlenecektin!O kadar korkusuzdun ki karşıan çıkan engelleri yerlebir ederdin hep.Kahve falı geceleri yapardık toplardık herkesi 1+1 evimize.Sonrada menemen bardağı gibi sıralanır yatardık yanyana :))

Daha 30 yaşındaydın, kuzum evlenmene 2 aycık kalmıştı, nikahın oldu da göbek atacak sonrada seni İsveç'e gönderecektik İçim hep buruktu yurtdışında olmandan ama sen mutluydun ya o daha önemliydi, işlerden güçlerden görüşemesek de bazen, biliyordum ki sen bir telefon uzağımdasın, gel desem yetersin, gel desen yeterim. Ne güzel nikah fotoğraflarını çekmiştim ne de güzel gülmüştün.Çok mutluydun arkadaşım yaa olacaklardan habersiz gözlerinin içi gülüyordu. Bir gece  evde oturuyorduk, annem aradı saat 1.Hayırdır inşallah bu saatte, dediki Dilek kaza yapmış kolu kırılmış aaa dedim nerde hemen gidiyorum. İboyla hemen geldik yanına, sabahı beklemedik. Bende sana moral vermeye geliyordum kuzum, alçına imzamı atacaktım kalemimi bile getirmiştim yanımda. Abini gördüğümde şok oldum beti benzi atmış  şuurunu kaybetmiş bir haldeydi.ne oldu dedim Dilek çok kötü gidiyor dedi, nereye abi ne oluyor dedim, kötü işte kötü dedi ağlaya ağlaya gitti.Ben ne olduğunu anlayamadım meğer sana çarpan o motor seni ne hale getirmiş be gülüm.Kaç metre sürüklenmişsin. Sırtından çıkarmadığın can yoldaşın sırt çantan parçalanmış. Sadece bikaç saat dayanabildin kuzum.Seni morgda gördüm yakıştıramadım, kendime bir cimcik attım. Allahım rüyada olayım diye çok dua ettim canımın içi. Sonrası daha kötüydü anneciğin ah o anneciğin bir oğlunu da teröre şehit vermiş o anneciğin var yaaa canlı ölü şu anda, hele 90 yaşındaki babannen ben varken sen nasıl gidersin diye diye  öldürdü benii. Ama hayat devam ediyor arkadaşım, eşin evlendi evet 2. senen dolmadan evlendi, ama ne yapsın olan gidene oluyor arkada kalanlar  bir şekilde devam ediyor inan ki ateş düştüğü yeri yakıyor!!!

Sevdiklerinizin değerini hayattayken bilin dostlar.
Kimsenin sabaha çıkacağı garanti  değil...

Sevgiler

Darkolivee